• Künye
  • Hakkımızda
Cuma, Mart 5, 2021
No Result
View All Result
Yeni Yaşam Gazetesi
  • Kadın Eki
  • E-Gazete Tümü
  • Haberler
    • Güncel
    • Politika
    • Emek-Ekonomi
    • Yaşam
  • Kadın
  • Dünya
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Karikatür
  • Yazarlar
  • Söyleşi
  • Tüm Haberler
  • Kadın Eki
  • E-Gazete Tümü
  • Haberler
    • Güncel
    • Politika
    • Emek-Ekonomi
    • Yaşam
  • Kadın
  • Dünya
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Karikatür
  • Yazarlar
  • Söyleşi
  • Tüm Haberler
No Result
View All Result
Yeni Yaşam Gazetesi
No Result
View All Result
Anasayfa Yazarlar

‘Açık toplum’ çağının eşiğinde

Pazar, Ocak 17, 2021 09:47
içinde Yazarlar
Menderes’i yeniden öldürmek
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsapp'ta Paylaş

Karl Popper, ‘Açık Toplum ve Düşmanları’ kitabında; Platon’dan başlayarak Hegel ve Marks’a uzanan bir felsefi çizgiyi, zamanının otoriter ve totaliter rejimlerinden sorumlu tutar. İkinci Dünya Savaşı’nın bitimiyle birlikte ortaya atılan bu tez, 20. Yüzyıl’ın kalan kısmı boyunca dünya sağının felsefi bagajı oldu. Oysa soğuk savaş süresince Endonezya’dan Şili’ye, Kongo’dan Vietnam’a ve Türkiye’ye kadar milyonlarca insanın özgürlüğünü, sağlığını ve canını alan savaşlar, otoriter rejimler ve askeri cuntalar; Platoncu, Hegelyan ya da Marksist odaklardan çok ABD’nin başını çektiği bu ‘açık toplum’ ve ‘hür dünya’ güçlerinin eseri olmuştur.

Amerikan sağının son lideri Donald Trump’ın söylemi, artık dışarıda hükmü kalmayan bu soğuk savaş kamplaşmasını ülke içine taşımakta oldukça başarılı oldu. Seçim yenilgisini kabul etmeyişi, son yetmiş yılda dünyanın her yanında ABD destekli birçok diktatörün olağan davranış biçimiydi. Kongre binası baskını ile ise adeta CIA’in üçüncü dünya ülkeleri için yazdığı sivil darbe el kitabındaki talimatları kendi başkentinde sahnelemiş oldu; göndericisine geri dönen iadeli taahhütlü mektup misali.

BenzerHaberler

Menderes’i yeniden öldürmek

AKP histerisi: Alt-emperyalizm hevesinin sonu

Menderes’i yeniden öldürmek

Anayasa ve ay seyahati

Popper’in felsefe tarihi üzerinden öne sürdüğü tezin kendi deyimiyle ‘yanlışlanabilirliği’ böylelikle artık tartışma götürmeyecek biçimde gerçekleşmiş bulunuyor. Hayatta olsaydı, bu durumdan da kendine pay çıkararak bu yanılmanın aslında tezinin bilimselliğinin kanıtı olduğunu söyleyecekti kuşkusuz. Açık toplum teriminin doğruluğu tartışma götürür ama açık topluma ya da demokrasiye düşman bazı siyasi hareket ve rejimlerin varlığı gözlemlenebilir bir veridir. Popper’in tezinde kendi zamanında olduğu gibi bugün de yanlış olan ise, bu siyasi hareket ya da rejimlerin külliyen ‘sol’ eğilimli olduğu iddiasıdır. Aksine, tıpkı Popper döneminin Nazizm ve faşizm rejimleri gibi günümüzde de bu tür rejimlerin ve siyasi hareketlerin çoğunlukla sağ eğilimli olduklarını görüyoruz. Putin Rusyası, Erdoğan Türkiyesi, Bolsanaro Brezilyası ya da Trump Amerikası gibi; Avrupa’daki neo-faşist ve sağ popülist partiler ve hükümetler gibi. Tabi ki bunların yanına Çin ve Kuzey Kore gibi ‘komünist’ kalıntısı rejimleri de koymak gerekiyor. Bu nedenle, açık toplum düşmanlığını Popper gibi ısrarla sol’da ya da onu karşıya alarak ısrarla sağ’da aramak yerine, demokrasi düşmanı siyasi hareketlerin ve rejimlerin belli başlı niteliklerini saptamak daha doğru olacaktır.

Demokrasi düşmanı rejimler ve hükümetler, seçimleri ve demokratik süreçleri iktidara tırmanmak için bir merdiven olarak kullandıktan sonra genellikle tekmeleme eğilimi taşıyorlar. Bu nedenle ya seçim sandıklarına hile ve şiddet karıştırıyorlar ya da Trump örneğinde görüldüğü üzere seçim sonuçlarını kabul etmeme yolunu deniyorlar. Uygulamakla yükümlü oldukları anayasa hükümlerini ve hukuku ihlal etmek yanında, yargı mekanizmasını ele geçirerek siyasal rakiplerine karşı bir silah olarak kullanmak bir başka ortak özellik. Güçlü iktidar, büyük Amerika gibi sloganlar altında bir parti-devlet füzyonu yaratmak; böylelikle bürokrasi, ordu ve polis gibi kilit yapıları kendi kadroları ile doldurmak sıkça rastlanan bir durum. Parlamentoyu kenara itmek yanında demokratik mekanizmanın dördüncü kuvveti olan basın/yayın (medya) kurumlarını kontrol altına almak da her demokrasi düşmanının rüyası.  İç ve dış düşmanlar algısını sürekli canlı tutarak ülke içinde ve dış ilişkilerde sürekli çatışma arayışı içinde olmak da bu listeye eklenmesi gereken bir ortak özellik. Liste uzayıp gider ama son olarak iktidardaki şahsın yakın çevresi ile birlikte megalomanlaşmasına eşlik eden narsistik kişilik bozukluğu semptomlarını saymadan geçmeyelim.

Trump balonu, aşırı şişinme sonucu kendini patlatan kurbağa hikayesi misali patlamış bulunuyor.  Gelen yönetim, yakın zamanda bir dünya demokrasi forumu toplayacağını açıklamış bulunuyor. ABD’nin özellikle soğuk savaş dönemi performansı göz önüne alındığında umutlanmak için çok neden olmadığı görülüyor. Ama yine de umut edelim ki Trump’ın defterinin dürülmesiyle birlikte Popper’in kitabı da artık rafa kaldırılmış olsun. Çünkü açık toplumun düşmanları, çoğunlukla bu açık toplum ya da demokrasi havarileri arasından türüyor.

 

Etiketler: Zafer Yörük
Zafer Yörük

Zafer Yörük

Tüm Yazılar

İlgili Haberler

Mükafat ve ölüm 
Yazarlar

Yeni yalan, yeni alan

İnfaz!
Yazarlar

Hukuk mu dediniz?   

Yazarlar

Hak, adalet ve vicdan arayışı

1 Mayıs: Ekmek, gül ve hürriyet
Yazarlar

Cemre düşürüyorlar

Salgını fırsat bilenleri tanıyoruz
Yazarlar

Küçükçekmece Lagünü Durusu ve Kilyos havzalarına saldırı

Ortadoğu bilmecesi
Yazarlar

‘Ben kadın değil miyim?’

Daha fazla yükle
Sonraki Haber
Eğleniyormuş gibi bir hali vardı…-TARİHİN BELLEĞİ

Ne yeraltındaydı ne de demiryolu

Gazetemize ulaşmak için tıklayınız…

Son haberler

MEBYA-DER operasyonlarında 2 kişi daha tutuklandı

MEBYA-DER operasyonlarında 2 kişi daha tutuklandı

Şırnak’ta askeri araç devrildi: 11 yaralı

Şırnak’ta askeri araç devrildi: 11 yaralı

Mükafat ve ölüm 

Yeni yalan, yeni alan

Halkımız HDP’ye sahip çıkmalıdır

Halkımız HDP’ye sahip çıkmalıdır

Kadın dayanışması  sınırları aşar!

Kadın dayanışması sınırları aşar!

Devrimci samimiyet

Devrimci samimiyet

İnfaz!

Hukuk mu dediniz?   

Bitlis’te askeri helikopter düştü: 11 asker yaşamını yitirdi

Bitlis’te askeri helikopter düştü: 11 asker yaşamını yitirdi

Türkiye’de koronavirüs | 68 can kaybı

Türkiye’de koronavirüs | 68 can kaybı

Yüksekdağ’dan 8 Mart mesajı: İrademiz mapusa sığmaz

Yüksekdağ’dan 8 Mart mesajı: İrademiz mapusa sığmaz

Yeni Yaşam Gazetesi

Bilgilerimiz

  • Künye
  • Hakkımızda

Bizi takip et

No Result
View All Result
  • Kadın Eki
  • E-Gazete Tümü
  • Haberler
    • Güncel
    • Politika
    • Emek-Ekonomi
    • Yaşam
  • Kadın
  • Dünya
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Karikatür
  • Yazarlar
  • Söyleşi
  • Tüm Haberler